İstanbul Barosu Dergisi 2019 / 2 - page 417

416 İSTANBUL BAROSU DERGİSİ • Cilt: 93 • Sayı: 2 • Yıl: 2019
ve sübjektif nitelikleri itibarıyla karşılaştırılabilir iki veya daha fazla işçi
bulunmalıdır.
4857 sayılı İş Kanunu sistematiğinde, eşit davranma borcu, işverenin
genel anlamda borçları arasında yerini almış ve kanunun 5. maddesinde
düzenlenmiştir. İşverenin eşit davranma borcuna aykırı davranmasının
yaptırımı maddenin 6. fıkrasında belirtilmiştir. Anılan hükme göre işçi-
nin dört aya kadar ücreti tutarında bir ücretten başka yoksun bırakıldı-
ğı haklarını da talep imkanı bulunmaktadır. 4 ay üst sınır olduğundan
tazminatın 1 ile 4 ay arasında hakim tarafından ihlalin ağırlığına, işçinin
kıdemine göre belirlenmesi isabetli olacaktır.
Asıl işverenin alt işverenin işçilerine karşı eşit işlem yapma borcu bu-
lunmamaktadır. Alt işverenin işçileri ile asıl işveren arasında iş sözleşme-
si bulunmadığından alt işverenin işçileri, eşit işlem yapma borcuna dayalı
olarak asıl işverenden herhangi bir talepte bulunamazlar. Eğer bu ilişki
muvazaaya dayanıyorsa kanunun açık hükmü gereği alt işverenin işçileri
başlangıçtan beri asıl işverenin işçiler sayılacağından, işçiler eşit işlem
yapma borcuna dayalı olarak da asıl işverenden yasal haklarını talep ede-
bileceklerdir.
Anayasanın 141. maddesinde, yargı kararlarının gerekçeli olarak ya-
zılacağı açıklanmış, aynı zorunluluk HUMK`un 388. maddesinde de dü-
zenleme altına alınmıştır. Anılan yasal düzenlemede yargıcın, uyuşmazlık
konusu olan olay hakkında tüm kanıtları toplaması, tartışması, bu ka-
nıtlardan hangilerine değer vermediğinin nedeni, hangilerini üstün tut-
tuğunun dayanaklarını değerlendirdikten sonra bir sonuca varmasının
zorunlu ve gerekli olduğu vurgulanmıştır. Böyle bir yöntemin izlenmesi
durumunda ancak kararın gerekçeli olduğunun kabul edilebileceği sonu-
cuna varılabilir. Hükmü kuran yargıcın böyle bir yöntemi izlemesi halinde
maddi olgularla hüküm fıkrası arasında bir bağlantı kurulmuş olabile-
cektir. Ayrıca gerekçe sayesinde kararın doğruluğu denetlenmiş ve dava-
nın yanları tatmin ve inandırılmış olacaktır. Tüm bunlardan başka ve en
önemlisi adil bir yargılamanın yapıldığı sonucuna varılacaktır. (Dairemi-
zin 26.05.2008 gün ve 2007/20517 Esas, 2008/12483 Karar sayılı ilamı).
Davalı işverenin otel işletmeciliği konaklama ve eğlence işyerleri iş ko-
lunda kalmaktadır.
Otel, pansiyon, lokanta, büfe, pastane, kahvehane gibi konaklama, din-
lenme ve yemek yerleri ile sinema, müzikli ve müziksiz her türlü eğlence
yerleri, plaj, açık ve kapalı spor yerleri, hipodromlar, hamamlar, kaplıca-
lar, içmeceler, turistik tesislerde yapılan işler bu iş kolu kapsamındadır.
Davalı işverenin otel hizmeti kapsamında alt işverene verdiği hizmet-
lerden genel temizlik, garaj ve otopark ile güvenlik hizmetleri yardımcı iş-
1...,407,408,409,410,411,412,413,414,415,416 418,419,420,421,422,423,424,425,426,427,...601
Powered by FlippingBook