İstanbul Barosu Başkanlığı’nca, 01.02.2023 itibaren geçerli olmak üzere Posta ve Telgraf Ücret Tarifesinin 5. Maddesi ile belirlenen tebligat, MTS tebligat, hızlı tebligat ve elektronik tebligat ücretlerine yapılan fahiş zammın iptali ve yürütmesinin durdurulması için Danıştay’da dava açıldı.
Açılan davada tebligat ücretlerinin iptali, ücret tarifesinin 01.02.2023 tarihinde yürürlüğe girmesi nedeniyle öncelikli olarak savunma alınmadan yürütmenin durdurulması ve hüküm verilinceye kadar yürütmenin durdurulması talep edildi.
Dava dilekçesinde, önceki 15.08.2022 tarihli ücret tarifesinde normal tebligat ücreti 31.00 TL iken 42.00 TL’ye, son ücret tarifesiyle de bu ücretin 58.00 TL’ye çıkartıldığı vurgulanarak, iptal gerekçesi şöyle ifade edildi: “Bir önceki tarifeler arası 2022 Şubat-Ağustos döneminde gerçekleşen enflasyon %25,14 olmasına rağmen, ücretlere %35,50 zam yapılmıştır. Bu tarife ile de 2022 Ağustos-2023 Aralık döneminde 5 aylık gerçekleşen %12,3 enflasyona karşılık, %38 zam yapılmıştır. Hiçbir maliyeti olmayan elektronik tebligat ücretine fahiş zam yapılmıştır. Bu ücretleri ödeyenlere sunulması gereken ve şu an ücretsiz olan SMS ve arşiv saklama alanı, ücrete bağlanmaktadır. Hızlı tebligat, 116,00 TL gibi fahiş bir miktara çıkartılmaktadır. Tebligat, bir yargılamada en çok yapılan işlem türlerindendir. 2023 yılında yargı harçları, yeniden değerleme oranı olan %122 artış göstermiştir. Bu tarife yürürlüğe girmeden, bugün vekil marifetiyle Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan 1.000 TL harca esas bedelli bir alacak davasında iki tanık, keşif ve tek kişilik bilirkişi istenmişse; 179,90 TL başvurma harcı, 25,60 TL vekalet harcı, 179,90 TL peşin harç, 550 TL gider avansı, 40,30 TL vekalet pulu olmak üzere toplam 975,70 TL harç ve masraf alınmaktadır. Neredeyse alacağın tamamına yakını harç ve masraf olarak baştan peşinen tahsil edilmektedir. Kural olarak ücretsiz olması gereken kamu hizmetlerinden olan yargılamaya bireylerin katılım yükü adil ve katlanabilir ölçüde olmalıdır. Hak aramayı güçleştirmemelidir. …Tebligat ücreti kar elde etme amacı değil, devletin sağlamak zorunda olduğu kamu hizmeti gözetilerek belirlenmelidir. Belirlenen tarife, davalı idarenin (PTT A.Ş.) misyon olarak belirlediği “ekonomik hizmetler sunmak” ile bağdaşmamaktadır. Posta Hizmetleri Kanunu’ndan kaynaklı tekel hakkı kullanılarak belirlenen ücret tarifeleri, yine Posta Hizmetlerinin Sunulmasına İlişkin Yönetmelik gereğince ‘adil olması, yıkıcı ve aşırı fiyat’ içermemesi gerekir. … Ekonomik anlamda davanın taraflarını aşırı bir yük altına sokan, mahkemeye erişim hakkını ihlal eden, adalete erişim hakkının özünü zedeleyen, yargı yoluna ulaşmada ölçüsüzce sınırlama getiren, ekonomik nedenlerle kişinin hakkını arayamayacak duruma getiren tarifenin tebligat ücretlerini düzenleyen 5. Maddesinin iptali ile yürütmenin durdurulmasını talep ediyoruz”