İstanbul Barosu Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Komisyonunca 11 Mayıs 2016 Çarşamba günü Saat 18.00’da Baro Kültür Merkezinde ‘Etnosentrizm, Oryantalizm ve Medeniyetler Çatışması’ konulu bir toplantı düzenlendi.
Toplantının açılışında konuşan İstanbul Barosu Başkan Yardımcısı Av. Mehmet Durakoğlu, hukuk felsefesini hukukçuluğun amentüsü olarak niteledi. Bir kısım meslektaşların yoğun temel sorunlar yaşarken sorunların hukuk felsefesiyle aşılamayacağı düşüncesinde olduklarını belirten Durakoğlu, “Ben tam tersini düşünüyorum, belki hukuk felsefesinde gelişkinlik gösterebilsek, belki de bu sorunları da yaşamayacağız” dedi.
Baro yönetimi olarak hukuk felsefesi ve sosyolojisi arkivi ve bu çerçevede yayınlanan eserlerin önemli ölçüde destekçisi olduklarını kaydeden Mehmet Durakoğlu, bugünkü toplantının önemine değinerek şöyle konuştu: “Etnosetnrizm, içinde bulunduğumuz zaman diliminde kendimiz ve ülkemiz açısından baktığımızda en çok tartışmamız gereken bir konudur. Siyaset çok geniş ölçüde etnisiteden etkilenir hale geldi. Siyaseti belirleyen bir unsur olmaya dönüştü. Bu düşünce tarzları siyasetin ideolojik ölçüde yapılmasını çok geniş ölçüde kısıtlar, ortadan kaldırır hale dönüştü. Bunun bir de terör boyutunu yaşadığınız zaman, demokratik siyasetin mecralarının dışına çıkılarak sonuç alınmasını mümkün kılabilecek olguların dünyada yaşanır hale gelmiş olması da çok önemli bizi etkileyen bir değişme olarak ortaya çıktı. Bu olgunun oryantalizmle değerlendirilmesi de çok önemli, çünkü bu tür değerlendirmelerin hayat bulduğu alanlar doğu toplumlarının var olduğu alanlar olarak ortaya çıkmaya başladı. Bu etnisiteye dayalı siyaset anlayışlarının doğu ülkelerinde şekillendiğini görmek mümkün ama batıda da artık günümüzde bu tür siyasal oluşumların varlığı da başka sorunlar oluşturmaya başladı”.
İstanbul Barosu Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Komisyonu Başkanı Av. Muazzez Çörtelek’in yönettiği toplantıda, Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ulvi Türkbağ, ‘Etnosentrizm, Oryantalizm ve Medeniyetler Çatışması’ konulu bir konferans verdi.
Türkbağ konferansında, medeniyet, kültür, ahlaki yargı, ön yargıların klişeleşmesi, ırk merkezciliği, modern felsefenin başlaması, Kant’ist felsefe, insan hakları, yaratıcılık ve duygudaşlık gibi kavramları hukuk felsefesi açısından ele aldı.
İhtiyaçların evrensel, giderilmesi mecburi ama bunun nasıl olacağı bir ölçüde coğrafyaya ya da o halka bağlı olduğunu belirten Türkbağ, burada ihtiyaç giderimlerinin çeşitlendiğini, bu durumda kültür farklılıklarının ortaya çıktığını söyledi.
Medeniyet denilen şeyin aslında bir kültüre dayalı olduğunu, bunun doğruları, yanlışları bulunduğunu kaydeden Türkbağ, “Bu doğrular ve yanlışlar birbirleriyle çatışabilir. Kültürde bir doğru kendi zamanı ve zeminiyle sınırlı olabilir” dedi.
Kültür, ahlaki yargı, önyargılar, önyargıların klişeleşmesi, Irk merkezciliği, Etnosentrizm, yararcılık, kavramlarını felsefi açıdan örnekler vererek değerlendiren Prof. Dr. Ahmet Ulvi Türkbağ, modern felsefenin ilk temsilcisi Kant’ın temel düşünceleri üzerinde durdu ve insan haklarının temelinin Kant’ist felsefeye dayandığını belirtti.
İnsan haklarının kaynağını ‘his ortaklığı’ olarak niteleyen Türkbağ, insan ve hayvan hakları evrensel kuramının temelinin duygudaşlığa dayandığını, duygudaşlığın sağlanması için karşı tarafın acıları görmesi gerektiğini anlattı.
Evrenselliğin ta Robenson’dan bugüne kadar teorik olarak kesinlikle var olduğunu belirten ve ‘birey tarih dışıysa evrenseldir, bunda hiç tereddüt yok’ diyen Türkbağ, bu evrenselliğin realite haline gelmesi için batının diğer insanlarla empati yapması gerektiğini vurguladı.
Türkbağ, konferansın sonunda kendisine yöneltilen soruları yanıtladı.